Özlemek Dostluktandır

Bütün hayatın annenin tecrübesizliğine, doğuştan getirdiğin bir hastalığa, bu hastalığın tedavisi için gittiğin doktora, doktorun verdiği aşının tazeliğine bayatlığına bağlı olabilir. Sonra bir bakmışsın konuşamamaya başlamışsın, ya da sağ ayağını kullanamıyorsun. İnsan hayatınındaki olayların olup olmamasını ağacın dalları gibi görürsek, hayatın böyle bir olayla nasıl ikiye ayrılabileceğine şaşmamak gerekir belki de... Gerçi pozitif düşünmek lazım, her şey kafada, gözlerinde, gözlerinin nasıl gördüğünde... Alın lan şu Polyannayı buradan...

Çocukken küçük şeyler mutlu ederdi bizi... Evin önünde bulduğun ninja kaplumbağalar stickerı gibi... Doğuştan anemi, bayat aşı yüzünden felç olup konuşamayan kuzenim beni sevindirmek için bırakırdı bazen... Özeldi benim kuzenim, çok özel. 

İki halam ve bir amcamla aynı apartmanda oturduğumuz zamanlar. Amcamın çocukları ile halamın birinin evine toparlanıp kovalamaca oynardık. Nedense oyunun kurmacasında diğer kuzenlerle birleşip bu özel kuzeni canavar olarak atardık. Belki bizlerden farklı olduğu için korkardık. Çocukluk işte... Bu özel kuzen de bir şey demezdi, kovalardı bizi korkuta korkuta. Evin içerisinde iç kapıları açtığında bir daire olaşabildiğinden, evde döner de dururduk - evin büyükleri de, halamlar annem ve yengem, bağırır dururdu arkamızdan düşüp bir yerimizi kıracağız diye... Ve öyle oldu da... Yazın Adana'da halılar kaldırılır, zemin daha bir kayganlaşır. Yere kapaklanıp kolumu çatlatmışım... Yağmur yağdığında hala sızlar bazen... 

Bazen o apartmanı, apartmandaki arkabaları, komşuları, en çok da çocukluğumu özlüyorum... 

Ahmet Tellinin su siirini cok severim dogrusu:

Hiç özlemedim seni 
Özlemek dostluktandır 
Dostluğundan öte bulmalıyım seni 

Sıcaklığını bulmalıyım 

Dokunuşlarını, kenetlenişi 
Terimizle sulanmalı yeryüzü 
Güneş terimizle ışıldamalı sabah olunca 

Apansız fırtınalar çıkmalı 

Sarsılmalıyım 

Özlemek 

Yanında olmak isteğidir 
Gülüşünü görmek biraz da 
Hiç özlemedim seni 

Saçlarına gül takmam 

Bir ırmak gibi akıtırım ovaya 
Soluğunla yanar 
Dudaklarımın bozkırı 

Akkor halindeki ufuk 

Bakır bir tel gibi eriyip gider 
Kraterler ortasında kalırım

AHMET TELLİ





Yorumlar

Popüler Yayınlar