Susuz Yaz

Anlatılacak o kadar çok şey oldu ki şu kısacık zamanda. Altı üstü üç hafta dersiniz ama nasıl bir kelamsa oluyormuş öyle şeyler bazen ummadığın anlarda. Daha ne gelebilir ki başıma dememeliymişim gerçekten de. Ama odun adamın da dediği gibi hiç anlatasım yok, uykum var deyip geçiyorum.

Önceden mazi hoşuma giderdi, artık içimi susturan bir push oldu. Goodreadse denk gelince internette yine eski bir ben aklıma geldi. İnsan kendini bulamadıkça başkalarından çalıp kendi kendini yapıyor. Ama şimdi hangisinin ben olduğumu şaşırdım. İnsanın kendisini bulması kendisinden birazda kaçışı sanki... Her kendimi bulduğumu sandığımda yorganın yataktan aşağı düşmüş olduğunu ve götüm açık yattığımı farkettim. Her tamam şimdi oldu dediğimde ayağımın altına bir muz kabuğu ya da banyo fayansına bir sabun iliştirildi. En iyisi architecture'a inmek ve ona kendimi sormak: Ben de anneme nasıl biri olduğumu sordum:

Ben de her çocuk gibi bir melekmişim. Akıllı uslu bişiymişim. Şimdilerde çok mu arsızım...Belki de özüme dönmeliyim.

Bu nasıl bir iç sıkıntısıdır yarabbim...


Yorumlar

Popüler Yayınlar