Still Prince
Bu haftasonu Still Alice filmini izlemeye Oriental Theater'a gittim. Film seçimi tamamen spontan olmakla birlikte, gerek izlemeden önce, gerek izledikten sonra, ve hatta bugün sabah Julianne Moore'un en iyi kadın oyuncu oskarını kaptığını duyunca, gittiğime cok mutlu oldum (pleased to go kalıbı :-).
Tabi izledikten sonra aldı mı beni bir şüphe. Hafizamla alakalı, Alice kadar sorun yaşamasam da, ufak çapta sıkıntılarım olduğunu inkar edemem. Beni tanıyanlar bilirler, hatta bu duruma gülebilecek birkaç arkadaş da yakinen tanıyorum, unutkanlığım cevizle balıkla geçebilecek kıvamda değil sanırım.
İnsanlarin bazen isimlerini unutuyorum. Yeni tanıdıklarımın isimlerini unutmak sıkıntı değil, çünkü pekiştirecin olmadığı yerde nasıl hatırlayabilsin sevgili hafızam. Sorun uzun zamandır tanıdıklarımın ismini unutmam: birine başka birisi ile yaşanan bir olayı anlatacağım, o kişinin ismini hatırlayamıyorum bir türlü.
Bazen bir iş için oda değiştiriyorum (iş gereği oda değiştirmek :-), ve o odaya geldiğimde ne için geldiğimi unutup başladığım yere geri dönüyorum. Buzdolabını bir şey almak için açtığımda da oluyor bu...
En garibi kelimelere yabanci hissediyorum bazen kendimi... İnsan kelimelere nasıl yabancı hisseder kendini demeyin! Misal az önce, analiz yaparken (coding), excelde her hücrenin yanına yorum yazıyorum, bu yorumlardan bir tanesi de "before"du. Yazdıktan sonra sanki yanlış yazılmış hissine kapıldım nedense. Kendi kendime, before böyle mi yazılıyordu diye sordum, ki bu "back to basic" değerinde bir ingilizce gerektiriyor. Caykovski (Tchaikovsky) değil ki bu, nasıl yazıldığına bakmak gereksin.
Daha ötesi, bazen insanlara yabancılaştığımı hissediyorum. Öyle bir yabancılaşma ki, yakınım diye bildiğim bir insanı kendi kendime sorgulamaya başlıyorum, ve bunun kırgınlıkla ya da sitemle alakası yok. Duygusal olmaktan öte, içimdeki bu durum daha çok bilişsel kaynaklı... Anne'ne yabancılaşmak gibi... Birkaç saniyeliğine insanlara ya da kelimelere yabancılaşıp, sonra geri dönüyorum.
Neyse, dram filmlerine katlanabileceğini düşünenlere Still Alice filmini tavsiye ederim... Ufak bir araştırmadan sonra benim cevize balığa devam etmem de fayda varmış, ve büyütülecek bir şey yokmuş :-)
Tabi izledikten sonra aldı mı beni bir şüphe. Hafizamla alakalı, Alice kadar sorun yaşamasam da, ufak çapta sıkıntılarım olduğunu inkar edemem. Beni tanıyanlar bilirler, hatta bu duruma gülebilecek birkaç arkadaş da yakinen tanıyorum, unutkanlığım cevizle balıkla geçebilecek kıvamda değil sanırım.
İnsanlarin bazen isimlerini unutuyorum. Yeni tanıdıklarımın isimlerini unutmak sıkıntı değil, çünkü pekiştirecin olmadığı yerde nasıl hatırlayabilsin sevgili hafızam. Sorun uzun zamandır tanıdıklarımın ismini unutmam: birine başka birisi ile yaşanan bir olayı anlatacağım, o kişinin ismini hatırlayamıyorum bir türlü.
Bazen bir iş için oda değiştiriyorum (iş gereği oda değiştirmek :-), ve o odaya geldiğimde ne için geldiğimi unutup başladığım yere geri dönüyorum. Buzdolabını bir şey almak için açtığımda da oluyor bu...
En garibi kelimelere yabanci hissediyorum bazen kendimi... İnsan kelimelere nasıl yabancı hisseder kendini demeyin! Misal az önce, analiz yaparken (coding), excelde her hücrenin yanına yorum yazıyorum, bu yorumlardan bir tanesi de "before"du. Yazdıktan sonra sanki yanlış yazılmış hissine kapıldım nedense. Kendi kendime, before böyle mi yazılıyordu diye sordum, ki bu "back to basic" değerinde bir ingilizce gerektiriyor. Caykovski (Tchaikovsky) değil ki bu, nasıl yazıldığına bakmak gereksin.
Daha ötesi, bazen insanlara yabancılaştığımı hissediyorum. Öyle bir yabancılaşma ki, yakınım diye bildiğim bir insanı kendi kendime sorgulamaya başlıyorum, ve bunun kırgınlıkla ya da sitemle alakası yok. Duygusal olmaktan öte, içimdeki bu durum daha çok bilişsel kaynaklı... Anne'ne yabancılaşmak gibi... Birkaç saniyeliğine insanlara ya da kelimelere yabancılaşıp, sonra geri dönüyorum.
Neyse, dram filmlerine katlanabileceğini düşünenlere Still Alice filmini tavsiye ederim... Ufak bir araştırmadan sonra benim cevize balığa devam etmem de fayda varmış, ve büyütülecek bir şey yokmuş :-)
Yorumlar
Yorum Gönder